Zengin kadın delikanlıyı bozar mı?

Uzmanların sözüne kulak verecek olursanız, artık erkekler eşlerinin kendilerinden daha fazla kazanıyor olmasına memnun oluyorlarmış. Acaba gerçekten öyle mi?

MSNBC ve Ell dergisi için geçenlerde yapılan 'Para, Seks ve Aşk' adlı anket çalışmasında yaklaşık 74.000 erkekle görüşüldü.

Sadece yüzde 12'lik bir kesim 'eşleri kendilerinden daha fazla kazanacak olursa bundan rahatsızlık duyacaklarını' belirtti. Yüzde 88'lik kesim böyle bir durumda gayet memnun olacak gibi görünüyor.

EVE EKMEK GETİRME ROLÜ DE Mİ KADINA GEÇİYOR


Kabul etmek lazım ki, herhangi bir anket çalışmasında verilen cevapların samimiyetine her zaman güvenemezsiniz. Mesela iş yerinde sıkıcı bir gün geçirmişsinizdir, zam isteğiniz reddedilmiştir, banka borcunuzun vadesi gelmiştir.

"Ah zengin bir kadın bulup evlensem de bu dertlerden kurtulsam" diye sızlandığınız bir anda böyle bir ankete cevap vermek durumunda kalmışsanız ne cevap verecektiniz?

O zaman madalyonun bir de öteki yüzüne bakalım ve zengin hanımlara soralım "Sizden daha az kazanan bir adamla mutlu bir birliktelik geçireceğinize inanır mıydınız?"

PEKİ ZENGİN KADINLAR NASIL BİR EŞ ARIYOR?

İngiltere'de zengin ve bekar hanımlara eş bulmak için çalışan Seventy-Thirty şirketinin kayıtlarına bir bakmak belki faydalı olabilir. Şirketin adındaki 70 ve 30 oranları, başarılı bir insanın iş ve hayat dengesini simgeliyor.

HESABI KİM ÖDEMELİ ?


Bu şirketin yöneticilerinden psikolog Rachel MacLynn diyor ki, "Bizden yardım isteyen hanımlar pratik anlamda kendilerine bakabilecek insanlar. Finansal desteğe ihtiyaçları yok. Faturaları ödeyecek bir erkeği değil, ihtiyaç duydukları zaman duygusal destek sağlayacak bir erkek istiyorlar. Bir tatlı söz, sığınacakları bi
r çift şefkatli kol arıyorlar..."

Bu çağrıyı duyan erkeklerin hemen hepsi kalkıp "Evet, ben bunu yapabilirim, ilgi ve şefkat gösterebilirim" diye heveslenebilirler. Oysa bu iş sanıldığı kadar kolay değil çünkü bu erkeklerin katılacağı sosyal ortamlarda karşı karşıya kalacakları durumlar bazı psikolojik sorunlara yol açabilir.

"Notting Hill filminde megastar Julia Roberts'in İngiltere'de ufak bir kitapçı dükkanı sahibi Hugh Grant ile karşılaşıp mutlu bir birliktelik kurmaları sadece bir masaldır" diyor MacLynn.

Bu anketlerde erkekler ısrarla "Eşimin benden zengin olmasının hiç önemi yok. Kesinlikle bunu dert etmem" dese de , kadının erkekten daha fazla kazandığı ilişkilerde erkekler kendilerini eksik ve yararsız hissediyorlar.

ERKEKLER HER ZAMAN ‘BAŞARI VE REKABET’ ODAKLI DÜŞÜNÜYOR :

Seventy Thirty'nin kurucusu Susie Ambrose'un düşüncesine göre erkekler hangi ilişkinin içinde olurlarsa olsunlar 'başarı ve rekabet odaklı' olmaktan kendilerini alamıyorlar. Fakat bunun nedensiz ve temelsiz olduğunu iddia edemezsiniz. Çünkü kadınlar 'eşlerinin başarılı' olmasını arzu ediyorlar ve bu noktada parasal zenginlik 'başarının bir göstergesi' olarak algılanıyor.

Kadınlar açısından bakıldığında bu durum o kadar normal ki bunu ayrıca vurgulamaya gerek yok. İşte o nedenle kadınlar kendi aradıkları eşi tarif ederken bunu ayrıca belirtmektense, daha başka özelliklere odaklanmış bir görüntü veriyorlar.
Ama Seventy-Thirty müşterisi olan hanımlar arasında 'akademik başarıya ve sanatsal yaratıcılığa' sahip bir erkek arayan çok sayıda kadın var ki, bu durumda finansal açıdan zengin olmayan fakat entelektüel veya sanatsal açıdan potansiyel sahibi erkekler için 'zengin bir kadın' bulma şansının devam ettiğini söylemek mümkün.

Sorun şurada ki; entelektüel derinliğe veya sanatsal yaratıcılığa sahip bir erkek de duygusal ve zihinsel bakımdan diğer erkeklerden daha gelişmiş olduğuna göre, Seventy-Thirty müşterisi kadınların da 'dürüst olduklarına' inanmakta güçlük çekiyorlar.

Haber Kaynağım :
http://haberturkiye.blogcu.com