Kimi bakıcı ve anneler için televizyon çocuğu eğlendirme, eğitme yahut susturma adına sihirli bir yardımcı işlevi görse de tüm dünyada televizyonun çocuk gelişiminde açtığı tahribatlar ciddi bir şekilde tartışılıyor.
Televizyon izlemek, üç yaş altı çocukların beyin gelişimini yavaşlatıyor, kelime öğrenme hızını düşürüyor ve genel olarak gelişimini olumsuz etkiliyor.
Televizyonun tahribatları başta Amerika olmak üzere 1950’lerden itibaren araştırma konusu; ancak çocuklar üzerindeki zararları tüm dünyanın tartıştığı bir sorun.
Araştırmalara göre çocukların yüzde 68,23’ünün günde ortalama 3 saatten fazla, yüzde 26,39’unun 5 saati aşkın bir süreyle televizyon izlediği belirtiliyor.
Bu soruna en radikal uygulama Fransa’dan geliyor.
Fransa’da 3 yaşın altındaki çocukları hedef alan televizyon programları yasaklandı.
Ülkede kablolu yayın yapan kanallarda ise 3 yaş altı çocuklara yönelik uyarı ibaresi bulundurulması şartı aranıyor.
Fransa’da 3 yaşın altındaki çocukları hedef alan televizyon programları yasaklandı.
Ülkede kablolu yayın yapan kanallarda ise 3 yaş altı çocuklara yönelik uyarı ibaresi bulundurulması şartı aranıyor.
Bu uyarıda yer alan bilgi ise şöyle:
“Televizyon izlemek, 3 yaş altı çocukların beyin gelişimini yavaşlatır…”
Böyle bir uyarı bize de lazım.
Her akşam saat 9 sularında ekranın altından göz kırpan “iri mavi göz” ile birlikte “3 yaş altı çocuklara televizyon izlettirmeyin” diye yazılması hayli faydalı olur.
Kaldı ki 3 yaştan büyük çocukların televizyon seyretmesi de eğer aile denetiminde olmazsa en az küçükler kadar zararlı etkiler doğuruyor.
Zira çocukların televizyon izleme saatlerinde dengeyi tutturabilmek sorunun merkez noktası.
“Televizyon izlemek, 3 yaş altı çocukların beyin gelişimini yavaşlatır…”
Böyle bir uyarı bize de lazım.
Her akşam saat 9 sularında ekranın altından göz kırpan “iri mavi göz” ile birlikte “3 yaş altı çocuklara televizyon izlettirmeyin” diye yazılması hayli faydalı olur.
Kaldı ki 3 yaştan büyük çocukların televizyon seyretmesi de eğer aile denetiminde olmazsa en az küçükler kadar zararlı etkiler doğuruyor.
Zira çocukların televizyon izleme saatlerinde dengeyi tutturabilmek sorunun merkez noktası.
Tüm dünyada bu konu içler acısı bir tablo içeriyor.
Mesela, Avustralya’da 4 aylık bir çocuğun bile günde ortalama yarım saatten fazla televizyon karşısında bırakıldığından bahsediliyor.
Amerika’da 2 yaştan küçük çocuklar günde en az 1-2 saat televizyon izliyor.
Mesela, Avustralya’da 4 aylık bir çocuğun bile günde ortalama yarım saatten fazla televizyon karşısında bırakıldığından bahsediliyor.
Amerika’da 2 yaştan küçük çocuklar günde en az 1-2 saat televizyon izliyor.
İngiltere’de 3 yaştan büyük çocukların gün içerisinde televizyon karşısında geçirdiği zaman 5 saati buluyor.
Avustralya’da devlet eliyle bu duruma bir çözüm getirilmesi tartışılıyor.
Avustralya’da devlet eliyle bu duruma bir çözüm getirilmesi tartışılıyor.
Hükümetin ebeveynlere tavsiyesi televizyon izleme oranlarının çocuk gelişimini ciddi bir şekilde olumsuz etkilediği yönünde.
Bu tavsiye Amerikalı pediatri uzmanlarından da destek görüyor.
Bu tavsiye Amerikalı pediatri uzmanlarından da destek görüyor.
Amerikan Pediatri Akademisi, 2 yaş altı çocukların ekran karşısına geçmesine izin verilmemesi gerektiğini belirtiyor ve ekliyorlar:
Televizyon izleyen 8-16 aylık çocuklar izlemeyenlere oranlara daha az kelime öğreniyor.
EĞLENDİRİYOR, BİLGİ VERİYOR, NEDEN ÇOCUĞU GELİŞTİREMİYOR?
Uzmanlara göre, çocukların zihinsel gelişimini artıran şu üç unsurun hiçbiri televizyon yoluyla sağlanamıyor:
Yüz yüze etkileşim kurma, kendini ifade etme - sosyalleşme ve problem çözme aktiviteleri içeren oyunlar çocuğun gelişiminde temel 3 faktörü içeriyor ve bu aktivitelerin hiç birini elektronik cihazlar aracığıyla gerçekleştirmek mümkün değil.
Ebeveyn veya bakıcı, eğer anne çalışıyorsa gündüzleri bakıcı eşliğinde, akşamları yine ebeveyn ile çocuk bu aktiviteleri gerçekleştirebilmeli.
Kaldı ki çocuk yaşıtları yahut ebeveyni ile oynarken arka planda televizyonun açık bulunması halinde bile yeterli konsantrasyon sağlayamıyor ve televizyon pek çok açılardan çocuğun gelişimini geriletiyor.
Avustralya hükümeti tarafından açıklanan bilgilerde çocuğun konuşma becerisi ve beyin gelişiminde televizyonun zararlarına vurgu yapılarak konu şöyle izah ediliyor:
Televizyon izleyen 8-16 aylık çocuklar izlemeyenlere oranlara daha az kelime öğreniyor.
EĞLENDİRİYOR, BİLGİ VERİYOR, NEDEN ÇOCUĞU GELİŞTİREMİYOR?
Uzmanlara göre, çocukların zihinsel gelişimini artıran şu üç unsurun hiçbiri televizyon yoluyla sağlanamıyor:
Yüz yüze etkileşim kurma, kendini ifade etme - sosyalleşme ve problem çözme aktiviteleri içeren oyunlar çocuğun gelişiminde temel 3 faktörü içeriyor ve bu aktivitelerin hiç birini elektronik cihazlar aracığıyla gerçekleştirmek mümkün değil.
Ebeveyn veya bakıcı, eğer anne çalışıyorsa gündüzleri bakıcı eşliğinde, akşamları yine ebeveyn ile çocuk bu aktiviteleri gerçekleştirebilmeli.
Kaldı ki çocuk yaşıtları yahut ebeveyni ile oynarken arka planda televizyonun açık bulunması halinde bile yeterli konsantrasyon sağlayamıyor ve televizyon pek çok açılardan çocuğun gelişimini geriletiyor.
Avustralya hükümeti tarafından açıklanan bilgilerde çocuğun konuşma becerisi ve beyin gelişiminde televizyonun zararlarına vurgu yapılarak konu şöyle izah ediliyor:
3 yaş altı çocukların televizyon izlemesi, konuşma becerisini zedeliyor.
Ekran karşısında asosyalleşen çocukların iletişim kurma yeteneği zarar görüyor ve odaklanma-dikkat süreleri kısalıyor.
6 ila 30 aylık çocukların televizyon izlemesi halinde kelime dağarcığı daralıyor. Televizyon beyin nöronlarına zarar veriyor…
TELEVİZYONUN EN BÜYÜK ZARARI 0-3 YAŞ ÇOCUKLARIN BEYİNLERİNDE GÖRÜLÜYOR
Bu dönemde beyin gelişimi televizyondan çok daha fazla zarar görüyor.
Ekran karşısında asosyalleşen çocukların iletişim kurma yeteneği zarar görüyor ve odaklanma-dikkat süreleri kısalıyor.
6 ila 30 aylık çocukların televizyon izlemesi halinde kelime dağarcığı daralıyor. Televizyon beyin nöronlarına zarar veriyor…
TELEVİZYONUN EN BÜYÜK ZARARI 0-3 YAŞ ÇOCUKLARIN BEYİNLERİNDE GÖRÜLÜYOR
Bu dönemde beyin gelişimi televizyondan çok daha fazla zarar görüyor.
2-3 yaşlarındaki çocuğun beyni her şeyi çok daha hızlı bir şekilde kaydediyor.
Çocuğun beyni, yaşı ve gelişiminin üstünde bir kayıt yapmak zorunda kaldığından erken yoruluyor. Bu ifadenin teknik açılımı şöyle:
Çocuk beyni 0-3 yaşta saniyede 30 milyon sinaps (İki nöronun ya da nöronla başka bir hücrenin bağlandığı yer) oluşturur. Saniyede 30 milyon kayıt yapıyor.
Ne kayıt cihazı, ne kamera, kısacası hiçbir alet saniyede 30 milyon sinapslık kayıt yapamıyor.
Bu bilgiler dikkate alınarak çocuk kanallarındaki görüntüler kısmen yavaş aksa da yeterli sayılmıyor.
Diğer yandan televizyonu çocukların izleme amacı büyüklere oranla çok daha farklı.
Yetişkinlerin çoğu televizyonu eğlenmek amacıyla izlerken, çocuklar eğlendirici buldukları televizyonu dünyayı tanımak ve anlamak için izliyor.
Büyüklerle beraber televizyona bakan çocuk aynı zamanda yoğun bir şiddet bombardımanı altında kalıyor.
İLERİKİ YAŞLARDA OKUL BAŞARISI DÜŞÜK OLUYOR
Aile tarafından denetlenmeyen çocuklar uzun süre televizyon izleyebiliyor.
Bu tür çocuklarda etrafa karşı ilgisizlik, seslenince bakmama, göz kontağı kurmama, insanlara ve yaşıtlarına ilgisizlik, duygusal ve sosyal iletişime geçmeme, kendi halinde olmaya çalışma, kendi etrafında dönme, sallanma, aşırı derecede cansız nesneler ile ilgilenme, konuşmama, cümle kurmama, iletişim ve etkileşimde problem yaşama, duygusal olarak karşılık verememe ve öğrenme güçlüğü gibi birçok rahatsızlık belirtisi görülebiliyor.
Kanada’da yapılan bir araştırmaya göre 2 yaştan itibaren televizyon izleyen çocukların ileriki dönemlerde okul başarısının da etkilendiği belirtiliyor.
2-4 yaşındaki çocuklarda aşırı televizyon izlemek ileride matematik dersindeki başarının yüzde 6, hafta sonu fiziksel aktivitenin yüzde 13, genel fiziksel aktivitenin yüzde 9 azalmasına neden oluyor.
Sınıftaki diğer çocuklar tarafından dışlanma riskinin yüzde 10, şekerli, gazlı içecekler tüketiminin yüzde 9, atıştırmanın yüzde 10, 10 yılda vücut kitle indeksinin ise yüzde 5 artmasına yol açıyor.
TELEVİZYONU NASIL FAYDALI HALE GETİRMELİ?
Televizyonu faydalı hale getirmek imkansız kadar zor olsa da elbette mümkün.
Çocuğun beyni, yaşı ve gelişiminin üstünde bir kayıt yapmak zorunda kaldığından erken yoruluyor. Bu ifadenin teknik açılımı şöyle:
Çocuk beyni 0-3 yaşta saniyede 30 milyon sinaps (İki nöronun ya da nöronla başka bir hücrenin bağlandığı yer) oluşturur. Saniyede 30 milyon kayıt yapıyor.
Ne kayıt cihazı, ne kamera, kısacası hiçbir alet saniyede 30 milyon sinapslık kayıt yapamıyor.
Bu bilgiler dikkate alınarak çocuk kanallarındaki görüntüler kısmen yavaş aksa da yeterli sayılmıyor.
Diğer yandan televizyonu çocukların izleme amacı büyüklere oranla çok daha farklı.
Yetişkinlerin çoğu televizyonu eğlenmek amacıyla izlerken, çocuklar eğlendirici buldukları televizyonu dünyayı tanımak ve anlamak için izliyor.
Büyüklerle beraber televizyona bakan çocuk aynı zamanda yoğun bir şiddet bombardımanı altında kalıyor.
İLERİKİ YAŞLARDA OKUL BAŞARISI DÜŞÜK OLUYOR
Aile tarafından denetlenmeyen çocuklar uzun süre televizyon izleyebiliyor.
Bu tür çocuklarda etrafa karşı ilgisizlik, seslenince bakmama, göz kontağı kurmama, insanlara ve yaşıtlarına ilgisizlik, duygusal ve sosyal iletişime geçmeme, kendi halinde olmaya çalışma, kendi etrafında dönme, sallanma, aşırı derecede cansız nesneler ile ilgilenme, konuşmama, cümle kurmama, iletişim ve etkileşimde problem yaşama, duygusal olarak karşılık verememe ve öğrenme güçlüğü gibi birçok rahatsızlık belirtisi görülebiliyor.
Kanada’da yapılan bir araştırmaya göre 2 yaştan itibaren televizyon izleyen çocukların ileriki dönemlerde okul başarısının da etkilendiği belirtiliyor.
2-4 yaşındaki çocuklarda aşırı televizyon izlemek ileride matematik dersindeki başarının yüzde 6, hafta sonu fiziksel aktivitenin yüzde 13, genel fiziksel aktivitenin yüzde 9 azalmasına neden oluyor.
Sınıftaki diğer çocuklar tarafından dışlanma riskinin yüzde 10, şekerli, gazlı içecekler tüketiminin yüzde 9, atıştırmanın yüzde 10, 10 yılda vücut kitle indeksinin ise yüzde 5 artmasına yol açıyor.
TELEVİZYONU NASIL FAYDALI HALE GETİRMELİ?
Televizyonu faydalı hale getirmek imkansız kadar zor olsa da elbette mümkün.
Bu konuda çocuğun günde kaç saat televizyon izlediğini belirlemekle işe başlanması tavsiye ediliyor.
Televizyon izleme süresini yavaş yavaş azaltmak gerekiyor.
Televizyon izleme süresini yavaş yavaş azaltmak gerekiyor.
3 yaştan büyük bir çocuğun televizyon karşısında geçirdiği süre günde en fazla 1-2 saati aşmamalı.
Çocuk 3 yaşından küçükse izleme süresinin 20 dakikayı geçmemesi daha uygun.
Çocuk 3 yaşından küçükse izleme süresinin 20 dakikayı geçmemesi daha uygun.
Anne baba çocuğu televizyon karşısında yalnız bırakmamalı.
Eğer çocuk okul çağındaysa izlenen programdan sonra çocuk ile o program hakkında konuşmalı.
Eksik ve yanlış yönleri varsa çocuk bilgilendirilmeli.
Televizyon belirli programlar için açılsa da program bitiminde kapatılarak çocuğa alternatif etkinlik ortamı sunulmalı.
Eğer çocuk şiddet içeren bir program izlemek zorunda kaldıysa bu tür davranışların insanları üzdüğü ve incittiği uygun bir dille anlatılmalı.
Bu olayın şiddet kullanmadan nasıl çözüleceği hakkında sohbet edilmeli.
Eğer çocuk okul çağındaysa izlenen programdan sonra çocuk ile o program hakkında konuşmalı.
Eksik ve yanlış yönleri varsa çocuk bilgilendirilmeli.
Televizyon belirli programlar için açılsa da program bitiminde kapatılarak çocuğa alternatif etkinlik ortamı sunulmalı.
Eğer çocuk şiddet içeren bir program izlemek zorunda kaldıysa bu tür davranışların insanları üzdüğü ve incittiği uygun bir dille anlatılmalı.
Bu olayın şiddet kullanmadan nasıl çözüleceği hakkında sohbet edilmeli.
Çocuk ebeveynlerini örnek aldığı için ebeveynlerin de televizyon izlediği süreyi gözden geçirmesi belki de işin en can alıcı ve çözüme ulaştıran tek noktası…
Haber Kaynağım :
Hanzade Yücel
http://www.semerkandaile.com/