Dul kadının bayramı da böyle olur

Bayram nedeniyle mail gönderen okurlarıma teşekkür ederim. Sevgili okurlarım yalnız bayram nasıl oluyor diye soruyor.

Kim demiş yalnız olduğumu?

İn cin sohbet ediyoruz işte. Ayşe teyze var o geliyor evin tozunu almaya. Gelirken küçük kızını da getiriyor. Üniversiteye almamışlar başında örtü var diye.
O da gel sen de benimle birlikte temizlikçi ol demiş.

Zenginler temizliğe olunca başı açık kapalı ayırmıyor, canını sıkma demiş.
İkisi birlikte geldiler evimi tertemiz ettiler.
Kız bilgisayar da biliyor silerken bir de format attı. Virüs programları kurdu. Resimleri düzenlemek için bir şeyler derken beni şaşırttı. Çok yüksek puan almış ama başını aç gel demişler. Bilgisayar mühendisi olmak mış hayali, annesiyle birlikte temizlikçi olmuş.
.
Bir kaç işyerinde çalışmak için başlamış hemen fingirdeklik istemişler. Dindar bir şirketin muhasebe işlerine bakmaya başlamış onlarda müşteri yanlış anlıyor, sana başını aç diyemeyiz o nedenle çıkarıyoruz demiş ve göndermişler.
Annesi okuma yazma bilmez.

Kızım ev temizliği iyi iş kimse hiç bir şeye karışmıyor hem de hepsi gadın. Gel birlikte gidelim gözün gönlün açılsın evleri pek bi güzel demiş.


Onları dinlerken kendi derdimi unuttum.

Derlerya herkesin bir derdi var değirmencinin de suyu eksik.

Yalnızlık aslında güzel. Bir süre sonra tamamen güzel !

Hiç canın sıkılmıyor. En iyi arkadaşın temizliğe gelen kadınlar, marketteki kasiyer kızlar falan filan işte.

Bir de bıyıksız çapkınlar.
Eskiden çapkınlığın bile rajonu varmış. Adam asılacaksa bıyığını şöle bir burar, sinyal çakar mış. Şimdiki melez çapkınlar beni görünce nasıl asılacaklarını bile bilmiyorlar!


Üç aydır köydeyim.
Biraz arazimiz var. Oradaki mahsulleri Ahmet amcanın çocukları ekip biçiyordu. Onların hasadını aldım. Köy evimizi temizledim. Ne var, ne yok sattım yarısını cami imamı geldi ona verdim, yarısını da okula iki bilgisyar aldım.


Bitti.

Benim kel arabaya bindim geldim.

Köyde günlerim iyi geçti.

Okulda çok güzel tatlı tatlı öğretmenler gelmiş.

Onlarla sohbet ettim. Köyde benim gibi boyalı cilalı bir hatun görünce başıma üşüştüler.
Onlarda sıkılıyorlar mış, köyü gezdirdim.

Hayat tecrübelerimi anlattım.

Köyün sütünü yumurtasını yiyemiyorlarmış. Kokuyor abla dediler.


Ben de yakında koku gider dedim!
Ciddimi diye sevindiler. Halbuki damaktadına alışacaklar haberleri yok. Yazıyı okurlarsa biraz şaşırırlar ama ne diyebilirdim ki? Başka köylere gittiğimde benim de burnuma koku geliyor.

Bizim köy hiç kokmuyor!

Köye gidince konuşmalarımda değişti. Sanki kırk yıldır köyde yaşıyormuşum gibi konuşmaya başladım.

Cami imamı çocuk köye kütüphane kazandırmış. İnternetten iki bin kitap toplamış.
Okula katkıda bulunanlar için okulun girişine ismimizi ve resmimizi koymuşlar. Cami imamına takıldım hoca camiye bir şey asmayacakmısınız?

Ciddi ciddi abla camiye kadın resmi asılmaz ki dedi.

Gayri ihtiyari güldüm.

Mezarlıkları gezdim. Tanıdığım herkes ölmüş.
Okul arkadaşlarımdan da ölenler var. Bir çoğu çoluk çocuğa karışmış. Beni görünce şaşırdılar. Ben konuşmadan kimse konuşmadı. Lakapları ile başladım bunları haşlamaya "kız sidikli ........" unuttunmu beni der demez döküldüler.


Biz tarlada yaşlandık sen bebek gibi galmışın dediler.
Kimle evlendin, niye ayrıldın, çoluk çocuk, şu bu, ne var ne yok sordular. Ben de anlattım. Bir sene konuşur dururlar. Bir daha ki yaza yine köye gideceğim.

Bilgisayarımı da götüreceğim. Bizim köyde internette var.
Yazılarım aksadı, artık aksamaz.

İyi bayramlar dileklerimle herkese mutluluklar diliyorum.

Bunlar da nasihatlarım!

Evlenecekler iyi düşünün...
Boşanacaklar iyi düşünün.
Bir adamın peşinden gidecekler iyi düşünün.

Bir kadının arkasından gidecekler iki kere düşünün!

Haber Kaynağım :
Emekli Eş : Siminya SU Makalesidir.

http://www.yerelgundem.com/