Dünyanın hiç bir yerinde canım ülkemdeki gibi, dul bir kadına bu kadar çok bakış açısı ve değerlendirme var mıdır? Merak ediyorum.
Kadın, çeşitli nedenlerle eşinden ayrıldığı veya eşi öldüğünde bulunduğu çevrede hemen dikkat çeker... İlk tepki yapmacık da olsa üzülme nidalarıyla başlar.Sonra zaman içinde, kadın olsun erkek olsun hemen gözlem altına alırlar.
Çevrede bulunan komşu, akraba çalışıyorsa iş arkadaşları tarafından... Hayatı takip edilmeye başlanır. Öyle ya artık kadın duldur ve yalnızdır. Şimdi ne yapacak hayatını nasıl devam ettirecek? Sosyal hayatı nasıl olacak ?
Hemen hemen herkes namus bekçiliği yapmaya hazır bir durumda köşeleri tutmaya çalışır. İlk yapılan hareket, genelde çevredeki komşulardan gelir... Evli kadınlar dul kadını daha önce arkadaşları olduğu halde potansiyel tehlike gibi gördüklerinden, arkadaşlıklarını ya yavaş yavaş, ya da hemen sona erdirirler.
Bu tabii ki çok önemli ve de gerekli bir adımdır. Allah korusun ya dostlukları sürer de kocalarını baştan çıkarmaya çalışırsa? Bu nedenle derhal yapılmalıdır.
Aslında bir parça da haklıdırlar bu korkularından, ama dul olan arkadaşlarını potansiyel ikinci kadın olarak görürken...aslında kocalarından korkarlar, bunu itiraf etmek ne kadar zor olsada.
Çoğu komşu kadını dışladıkları yetmiyormuş gibi bir de takibe alırlar...evden kaçta çıktı? kaçta döndü? eve giren çıkan kim?
Gelelim iş yerine; orada bulunan kadınlar, eğer ailecek görüşmüyorlarsa dul olmasını sorun olarak görmezler ve destek olmaya çalışırlar.Amaa ya erkekler? hepsi olmasa da çoğunda yalnız kalan kadını koruma içgüdüsü ortaya çıkar.Bu nasıl yapılır? ancak yakın olunursa...eee korumanın dışında kadının bir takım ihtiyaçları da vardır. Kendilerini bu ihtiyaçları gidermek için hazır ve de nazır hissederek bu kutsal görevi daha önce kimseye kaptırmamak için hemen harekete geçmek çok önemlidir.
Ve kadın artık, bir piyango gibidir kazanmak için bahisler bile oynanır. Çoğu kadının bu olup bitenden haberi bile olmaz. O kendi derdine düşmüş, hele istemeden bir ayrılık yaşıyorsa bunu atlatmaya çalışmak , ekonomisini düzenlemek çocuk problemi varsa maddi manevi bunu çözmeye çalışmakla o kadar meşguldür ki, dış dünyada kopan fırtınalar ona geç ulaşır.
Kuvvetliyse, kendine güveni varsa, insanlara da gerektiği kadar güveniyorsa yani biraz uyanıksa, kendisi için kurulan bu tuzaklardan yara almadan kurtulabiliyor.
Ama ne dedik kuvvetliyse hem maddi hem manevi açıdan... Ya bunlardan yoksun ise, yalnızsa küçük bir çevredeyse cahillikte varsa? Ah... Benim dul kadınım iyi biri denk gelirse şansına kurtarır paçayı ama gelmezse artık o zorla o.... olmaya itilir.
Kadın, çeşitli nedenlerle eşinden ayrıldığı veya eşi öldüğünde bulunduğu çevrede hemen dikkat çeker... İlk tepki yapmacık da olsa üzülme nidalarıyla başlar.Sonra zaman içinde, kadın olsun erkek olsun hemen gözlem altına alırlar.
Çevrede bulunan komşu, akraba çalışıyorsa iş arkadaşları tarafından... Hayatı takip edilmeye başlanır. Öyle ya artık kadın duldur ve yalnızdır. Şimdi ne yapacak hayatını nasıl devam ettirecek? Sosyal hayatı nasıl olacak ?
Hemen hemen herkes namus bekçiliği yapmaya hazır bir durumda köşeleri tutmaya çalışır. İlk yapılan hareket, genelde çevredeki komşulardan gelir... Evli kadınlar dul kadını daha önce arkadaşları olduğu halde potansiyel tehlike gibi gördüklerinden, arkadaşlıklarını ya yavaş yavaş, ya da hemen sona erdirirler.
Bu tabii ki çok önemli ve de gerekli bir adımdır. Allah korusun ya dostlukları sürer de kocalarını baştan çıkarmaya çalışırsa? Bu nedenle derhal yapılmalıdır.
Aslında bir parça da haklıdırlar bu korkularından, ama dul olan arkadaşlarını potansiyel ikinci kadın olarak görürken...aslında kocalarından korkarlar, bunu itiraf etmek ne kadar zor olsada.
Çoğu komşu kadını dışladıkları yetmiyormuş gibi bir de takibe alırlar...evden kaçta çıktı? kaçta döndü? eve giren çıkan kim?
Gelelim iş yerine; orada bulunan kadınlar, eğer ailecek görüşmüyorlarsa dul olmasını sorun olarak görmezler ve destek olmaya çalışırlar.Amaa ya erkekler? hepsi olmasa da çoğunda yalnız kalan kadını koruma içgüdüsü ortaya çıkar.Bu nasıl yapılır? ancak yakın olunursa...eee korumanın dışında kadının bir takım ihtiyaçları da vardır. Kendilerini bu ihtiyaçları gidermek için hazır ve de nazır hissederek bu kutsal görevi daha önce kimseye kaptırmamak için hemen harekete geçmek çok önemlidir.
Ve kadın artık, bir piyango gibidir kazanmak için bahisler bile oynanır. Çoğu kadının bu olup bitenden haberi bile olmaz. O kendi derdine düşmüş, hele istemeden bir ayrılık yaşıyorsa bunu atlatmaya çalışmak , ekonomisini düzenlemek çocuk problemi varsa maddi manevi bunu çözmeye çalışmakla o kadar meşguldür ki, dış dünyada kopan fırtınalar ona geç ulaşır.
Kuvvetliyse, kendine güveni varsa, insanlara da gerektiği kadar güveniyorsa yani biraz uyanıksa, kendisi için kurulan bu tuzaklardan yara almadan kurtulabiliyor.
Ama ne dedik kuvvetliyse hem maddi hem manevi açıdan... Ya bunlardan yoksun ise, yalnızsa küçük bir çevredeyse cahillikte varsa? Ah... Benim dul kadınım iyi biri denk gelirse şansına kurtarır paçayı ama gelmezse artık o zorla o.... olmaya itilir.
Diyebilirsiniz ki artık olmuyordur. Türkiyem ilerledi..Düşünceler olgunlaştı. Hayır maalesef bu hiç değişmeyecek gibi görünüyor, zira erkek olsun kadın olsun bu konuda çok ön yargılıyız. Okumakla düzelir mi eğitmekle bilemiyorum, düzelmiş olsaydı iş hayatındaki okumuş beyler dul kadına bu türlü bakmazlardı sanırım.
Bu yazıyı yazmadan önce internette dolaşırken bakın neler buldum ? mesajların tarihleri de çok yakın.- Dul kadın hayatın zorluklarına göğüs germeye maruz kalan kadındır, bizde o kadın göğsünü gererken çaktırmadan dikizleyenleriz. Dul kadınlar sözüm size iş işten geçmiş bi kaç genç erkeği mutlu etmenizde fayda var (toprak olup gidecen ne de olsa soran yok karışan yok!
-Toplumun dul kadına bakış açısını tamamen cehalet ve hormonlarının emri üzerine hayat sürenlerin ahlak ve düşünce yapısına bağlıyorum (ki bu da cehalete bağlanıyor sonuçta) .
Bir de Türkiye'deki boşanma oranı düşük olduğundan, kadın ise her zaman potansiyel suçlu ve kusurlu görüldüğünden...
-Bekarın, güngörmüşü.
-Argoda açık kapıya verilen ad :) ..töbe töbe
-Niye ateşli olduklarına dair kökleşmiş bi yargı vardır ki acaba, umarım kızmazlar.
-Türkiyede dul olmak anlatılmaz yaşanır zorluktur genç yaşlı demeksizin işverenin ev sahibinin bakkalın karşılaştıgı her erkeğin elde edebileceği hazır biridir(onlara göre) Hatta kendi hemcinslerinin bile korkulu rüyasıdır.
Ama bilinmelidir ki dul kadın cesur ayakta kalmasını başaran hayata ve basit düşünceli insanlara boyun eğmeyen v.s v.s.....
-Türkiyede dul olmak anlatılmaz yaşanır zorluktur genç yaşlı demeksizin işverenin ev sahibinin bakkalın karşılaştıgı her erkeğin elde edebileceği hazır biridir(onlara göre) Hatta kendi hemcinslerinin bile korkulu rüyasıdır.
Ama bilinmelidir ki dul kadın cesur ayakta kalmasını başaran hayata ve basit düşünceli insanlara boyun eğmeyen v.s v.s.....
-Abazaların fantezilerine konu olan kadın.
-Batan geminin malları gözüyle bakılan kadın.
-Sexte doyuma ulaşamamıştır, belki de bundan yanlız kalmıştır.
-Bekaret sorunu yok. İstediğin gibi yaşa. oh beee
-Cinsel obje olarak görülmeleri utanç verici... Öte yandan gerçekten tecrübeyle sabit, çoğunun hormonları halay çekiyor.... En azından benim birlikte olduklarımın...